Hoş Geldiniz !

Kaderi Değiştiren - 1

Nereden geldik? Nereye gidiyoruz? Neden dünyamız bu kadar tehlikeli? Her zaman böyle miydi? Bir gün daha iyi olacak mı? İnsanın yaratılışından beri bu sorular insanlığın deneyiminin merkezinde yer almıştır. Din önderleri, filozoflar ve öğretmenler, bu soruların cevaplarını bulmak için eski elyazmalarını araştırarak sayısız saatler geçirdiler. Bilim adamları ve matematikçiler ise, açıklanamaz olanı açıklayabilmek için karmaşık formüller ve teoriler meydana getirdiler. Araştıracak olsaydınız, nerede başlardınız? Bize göre, şu anda elinizde tuttuğunuz kitaptan başka bir yerde araştırmanıza gerek yok. Hayatın tüm sorularına gerçek cevapları istiyorsanız, bu kitabı açıp okumaya başlayın. Hayal kırıklığına uğramayacaksınız!

Kaderi Değiştiren - 2

Hiç kimse size bir şeyin köleleri olduğumuzu söyledi mi? Bazı insanlar işe, paraya, ilişkilere ya da sporlara köledir. Bazıları ise alkole, tütüne ya da uyuşturuculara köledir. Gerçek şu ki, pek çok kişi gerçek özgürlüğün ne olduğunu bilmediklerinden, köle olduklarının farkında değillerdir. Kendinizi özgür olarak görüyor musunuz? Görmüyorsanız, ve sizi köle eden şeyden kurtulacak olsaydınız, ne yapardınız? Yeni yaşamınızın tadını mı çıkarırdınız, yoksa geçmişe dönme özle- mimi duyardınız? Tabi ki hepimiz yeni yaşamımızın tadını çıkarırdık demek isteriz. Fakat gerçekte, köle kalmak kendi kaderinizin efendisi olmaktan daha kolay. Bir günde özgür kalan milyonlarca kölenin deneyimine bakarak, bu gerçekliği derinlemesine araştıralım. Öğrendiğimiz şeyler sizi hayrete düşürebilir! 

Kaderi Değiştiren - 3

Tarih büyük ölçüde ulusların yükseliş ve düşüşleriyle ilgilidir. İnsanlar gelir, insanlar gider. Barış zamanlarında yaşar ve savaş zamanlarında ölürler. Kentler inşa edilir, yıkılır ve yeniden inşa edilir. Krallar taç giyer ve talihliyseler barışla dolu uzun bir hayat yaşayıp, tebaaları tarafından sevilirler. Ne var ki, azımsanamayacak bir kısmı isyanlar, kıskanç aile üyeleri veya diğer krallar tarafından tahttan indirilir. Kaderi Değiştiren dizisinin bu çok heyecanlı üçüncü cildinde, Allah’ın Mısır’daki kölelikten çıkmak üzere çağırdığı halkın da farklı bir durumda olmadığını göreceğiz. Güç, şöhret ve zenginlik, kralları ve ailelerini yozlaştırdı. Allah’a itimat eksikliği ve çevrelerindekiler gibi olma arzusu, halkı sahte ilahlara ibadet etmeye sevk etti. Fakat imanlılar ruhsal karanlığa ne kadar derinden gömülmüş olsalar da, Allah onları daha yüksek bir standarda ulaşmaya çağırmaya devam etti. Yollarını değiştirmedikleri takdirde olacaklara dair onları uyarmaya devam etti. Fakat en önemlisi, onlara umut verici bir gelecekten ve sonsuz selametle gelecek bir kraldan; dünyayı değiştirecek ve İbrahim’e verilen vaadi yerine getirecek olan bir kraldan söz etti. Krallarının ve peygamberlerinin gözüyle geçmişi araştıralım ve kaderi değiştiren Kişi’ye doğru bir adım daha yaklaşalım! 

Kaderi Değiştiren - 4

Her şeyi birbirine bağlayan bir iplik gibi zamanın içinden geçen bir vaat var. İnsanlık ilk günah işlendikten sonraki yıllar içinde bu vaadin yerine gelmesini, yani Havva’nın soyunun yılanın başını ezmesini bekledi. Ancak o gelmedi, onlar da beklemeye devam etti. Ondan sonra, Allah İbrahim’e seslendi ve onun soyu aracılığıyla tüm dünyayı bereketleyeceğini söyleyerek aynı vaadi yeniledi. Yıllar geçtikçe, Allah bu vaat edilen “soy” hakkında daha fazla şey bildirdi. Bu adam kimdi? Ne yapacaktı? Tüm dünyayı nasıl bereketleyecekti? Yılanın başını nasıl ezecekti? Bu kitabın sayfalarını açın ve “Kaderi Değiştiren” Kişi ile karşılaşmaya doğru bir adım daha atın.

Kaderi Değiştiren - 5

İnsanlık tarihi boyunca pek çok etkileyici erkek ve kadın yaşamıştır. Bazıları savaşlarda cesurca çarpışarak, diğerleriyse ölerek ün kazanmışlardır. Bazıları aletler, makineler ve yaşamı iyileştiren yöntemler icat ettikleri için meşhur olmuştur. Diğerleri cömertlikleriyle, derin düşünceleriyle ve edebiyata katkılarıyla tanınır. Bunları generaller, askerler, mucitler, hayırseverler, filozoflar ve yazarlar olarak tanıyoruz. Peki, günahları bağışlama yetkisine sahip olduğunu iddia ederek “dünyayı altüst eden” bir kişiye ne dersiniz? Ölümü tersine çevirmeye ve ölüp gömülmüş olan bir adama hayat vermeye gücü olan bir kişiye? Kendisine hizmet edilmesi yerine hizmet etmeyi seçen bir krala ne derdiniz? Suçluların özgür olabilmeleri için kendi hayatını veren ve ölüm cezasını çeken bir adama ne derdiniz? Böylesi bir adam için tek bir ad var: Kaderi Değiştiren!

Allah ve Şeytan Arasandaki Savaş

Sevgili okuyucu, bu kitap bizlere bu dünyada günah, üzüntü ve sefalet olduğunu açıklamak için yazılmadı. Bunu zaten çok iyi biliyoruz. Bu kitap, bizlere karanlık ile ışık, günah ile doğruluk, yanlış ile doğru, ölüm ile hayat arasında uzlaşmaz bir mücadele olduğunu bildirmek için de yazılmadı. Bunu kalplerimizin derinliklerinde biliyoruz ve bu çatışmanın tarafları, aktörleri olduğumuzun farkındayız. Fakat hepimiz zaman zaman büyük mücadele hakkında daha fazla bilgi edinme arzusuna kapılırız. Mücadele nasıl başladı? Yoksa her zaman var mıydı? Son derece karmaşık olan yapısına hangi unsurlar girer? Bununla benim bağlantım nedir? Sorumluluğum nedir? İsteğim dışında kendimi bu dünyada buldum. Bunun benim için anlamı kötülük mü, yoksa iyilik mi?

Konuyla ilgili önemli ilkeler nelerdir? Mücadele ne kadar sürecek? Sonu nasıl olacak? Bu yeryüzü, bazı bilim adamlarının dediği gibi, güneşsiz, donuk, ebedî gecenin içine mi batacak? Yoksa daha iyi bir gelecek mi var?

Soru daha da önem kazanıyor: kendi kalbimdeki mücadele, içeri giren bencillik ile dışarı çıkan sevgi arasındaki çekişme, nasıl iyiliğin zaferi ile sonuçlanabilir ve sonsuza dek çözüme kavuşabilir? Kutsal Kitap ne diyor? Allah’ın bize, bu ebediyen önemli soru hakkında öğreteceği ne var?Sevgili okuyucu, bu kitabın amacı sıkıntılı cana tüm bu sorunlar için doğru çözüm yolunu göstermektir. Bu kitap, tecrübe ederek Allah’ın iyi olduğunu öğrenen, Allah’la birliktelik içerisinde ve O’nun sözünü çalışarak Rabb’in sırrının O’ndan korkanlarla birlikte olduğunu ve onlara kendi antlaşmasını göstereceğini öğrenen biri tarafından yazılmıştır...

Yol, Gerçek ve Yaşam

Bu, dünya çapında 150'den fazla dilde basılan, yazarın belki de en popüler ve en çok okunan kitabıdır.Hayatın anlamı nedir? Yaşam bizi nereye götürüyor? Nereden geldık, nereye gidiyoruz? Asıl gerçek nedir? Elinizde tuttuğunuz bu kitap, bu ve buna benzer daha birçok sorulara yanıtlar verip adım adım gerçeği, huzuru ve gerçek sevinci keşfetmeye götürüyor.

Bereket Dağı’ndan Düşünceler

İncil’de imanın temel değerlerini oluşturan ve özetleyen iki klasik kabul edilebilecek metin vardır. Dağdaki Vaaz ve Rabb’ın Duası olarak bilinen bu metinlerin ikisi de Matta İncili’nin başlarında bulunur. “Sağ yanağına tokat atana sol yanağını da çevir” “Düşmanlarınızı sevin, size zulmedenler için dua edin” gibi sarsıcı ve dünyevi değerlere ve durumlara ters düşen öğretiler İsa Mesih tarafından Dağdaki Vaaz’da dile getirilmiştir.

Aynı şekilde Mesih İsa Dağdaki Vaaz’da dile getirdiği değerlere uygun bir şekilde bir dua öğretir. “Göklerdeki Babamız, Adın kutsal kılınsın” diye başlayan bu duanın içeriğinde dua ettiğimiz zaman ihtiyaç duyacağımız tüm sözler bulunmaktadır.

Günlük hayatta, edebiyat eserlerinde, filmlerde sıkça karşımıza çıkan Dağdaki Vaaz ve Rabb’in Duası, Ellen G. White’n kaleme aldığı Bereket Dağı’ından Düşünceler adlı bu kitapta detaylı bir şekilde açıklanıyor. Bu kitabı okuduktan sonra Dağdaki Vaaz ve Rabb’in Sözü’nü temel değerlerini de kavramış olacaksınız.

En Zengin Mağara Adamı

Milyoner bir babanın ve şov dünyası annesinin genç oğlu olan Doug Batchelor, paranın satın alabileceği her şeye sahipti - mutluluk dışında her şeye. Uyuşturucu kullandı, okulda kavga etti ve intihar fantezileri kurdu. Kendinden iğrenen ve hayatın hiçbir amacı olmadığına ikna olan Doug, bulabildiği tüm eğlence ve heyecanı yakalamaya kararlıydı. Araması sona ermeden önce, Palm Springs'in yukarısındaki tepelerde bir mağara onun evi oldu. Babasının bir yatı, bir jet jeti ve bir havayolu şirketi olmasına rağmen, Doug sonunda çöp kutularında yiyecek arayacak. Doug'ın istediği mutluluk, bir "araştırmacının" mağarasında geride bıraktığı tozlu İncil'i okumaya başladığı güne kadar ondan kaçmıştı. Bundan sonra olanlar ancak bir mucize olarak tanımlanabilir.



Sevginin Zaferi

Kötülüğün kaynağı henüz çözülmemiş bir sırdır. Neden kötülük var? Nereden geliyor? Kötülüğün bir sonu olacak mı? Bunlar yanıtlanması gereken çok önemli sorularıdar. Büyük mücadele, görünen dünyayı, görünmeyen dünyadan ayıran perdeyi aralamakta ve bu dünyanın tüm sakinlerinin dahil olduğu doğaüstü savaşı gözler önüne sermektedir.

Kitap, uğrunda savaştıkları şey için çok önemli olan iki tarafın, iyinin ve kötünün arasında geçen evrensel savaşın nasıl başladığından ve nasıl sonlandırılacağından bahsetmektedir. Geçmişten, şimdiki zamandan ve gelecekten söze etmekte, çok dokunaklı bir ricayla ve ciddi bir uyarıyla sona ermektedir. Bu kitabı okurken, sanki Tanrı ile röportaj yapıyormuş hissine kapılacaksınız.

Güzel olduğu kadar şok edici bir yolculuğa çıkmaya hazırlanın. Okuduktan sonra artık aynı kişi olmayacaksınız.

Mesih'in Örnek Dersleri

Bu ciltte anlatıldığı şekliyle Usta Öğretmenin hikayeleri, hayatın genel sahnelerinden, nesnelerinden ve olaylarından pratik dersler çıkarır. Bu hikayeler, olumlu düşünce ve canlı yaşam için yararlı kılavuzlarda bol miktarda bulunur. Sayısız birçok dilde basılan bu cilt, milyonlarca insanın hayatını zenginleştirdi. Okurlarını pozitif yaşamda daha derin, daha anlamlı deneyimlere yönlendirmek ve sizi yukarıdan gelen ışığın kaynağı olan Mesih'e yaklaştırmak içindir.



Yeni Gözlerle Görmek

Pek çok şeyi görebilmek için, kişinin gözleri açık olmalıdır. Fakat Allah ile öyle değil. Gözlerini çok fazla yakından bakarsanız, O'nu gördüğünüzü düşünürken aslında O'nu gözden kaçırabilirsiniz. Pek çoğumuz tam da bu hatayı yaparız. Allah'ı görmeyi umarak insanlara bakarız. Dinlere bakarız. Hatta aynaya bakarız. Kaçınılmaz olarak da hayal kırıklığına uğrarız, zira İlahi Kişi'nin daha güzel bir resmini ummuştuk. Sayısız insan Allah'tan dönmüştür, çünkü O'nu bir kişide ya bir toplulukta gördüklerini sanmışlar... ve açıkçası gördüklerinden hoşlanmamışlardır.

Elinizde tuttuğunuz kitap Allah hakkındadır. Allah'ı temsil etme iddiasındaki kişiler ya da dinler hakkında değil, fakat Allah'ın Kendisi hakkında, O'nun Kendisini karakterinin bir ve gerçek portresinde tasvir ettiği gibi.

Anlaşıldığı üzere, Allah tıpkı O'nun olacağını umduğumuz nitelikte bir kişidir. O son derece güzeldir. Fakat O'nu görebilmek için gözlerinizi kapatmanız ve kalbinizi açmanız gerekiyor. Gözlerinizi dünyamızda çok yaygın olan çirkin tanrı resimlerine kapatın ve zihninizi ve duygularınızı Allah'ın İsa Mesih'ın şahsındaki kristal berraklığındaki tasvirine açın.

Elçilerin İşleri

İsa'nın hayatinda açıga cikan güç, O oldüğünde sona ermedi. O’nun dirilişinin ve göge alınışının ardından, aynı güç izleyicilerine verildi ve böylece dirilişe ilişkin Müjde’yi o günlerde bilinen dünyaya yaydılar. Beş kitaplık Çağlarin Çartışması Dizisi’nin dérdüncü kitabı olan Elçilerin İşleri'nde, İsa'nın ilk izleyicilerinin, yani Petrus’un, Pavlus'un, Yakup’un,Yuhannanın, Luka’nın, Barnabanın, İstefanos’un, Markos’un ve imanlarını inkar etmektense ölmeyi yeğleyen diğerlerinin Allah’a sarsılmaz bağlıliklarının ve Şeytan'nın kendilerine nasıl şiddetle saldırdığının heyecan verici öykülerini okuyacaksınız.

Bu imanlılarda açığa çıkan güç muazzam, müthis ve sınırsızdır. Bu, evreni yaratmış olan gücün, yani bizzat Allah'ın gücünün, Kutsal Ruh aracılığıyla işlemesidir. Mesih henüz yeni filizlenmeye başlamış olan kilisesine “Kutsal Ruh üzerinize inince güç alacaksınız” demisti (Elç. 1:8). Bu peygamberlik sözü Pentikost gününde yerine geldi; bunun sonucunda hastalar iyileşti, ölüler dirildi ve binlerce kişi Mesih İsa’yı izlemeyi seçti.

Günümüzde Allah’ın halkı İsa'nın yaşadığı gibi yaşamak için aynı güce ihtiyaç duyuyor. Kendi hayatlarında günahı, bencilliği, umursamazlığı ve öfkeyi yenmek için güce ihtiyaçları var. Nefret etme yerine sevme gücüne ihtiyaglari var. Allah’ın sadık oğulları ve kızları olabilme gücüne ihtiyaçları var. Allah’ın Müjdesini günahla yaralanmış olan tüm dünyaya iletme işini tamamlamak için güce ihtiyaçları var.